Barla Lâhikası Yirmi Yedinci Mektup Ve Zeyilleri

tasdik ettim ve bana böylece hakikat dersini veren bu zata da ömrümde ilk defa olarak Üstad dedim. Hatâ etmedim, isabet ettim.
Hulûsi
• • •
Bu kere irsal buyurulan Mektubâtü’n-Nur zeyilleri, emsâli gibi hoş, güzel ve bedîdir. Eserlerin Nur ism-i azîminin tecellîsi olduğuna, ihtiyaca ve hâl-i âleme göre yazdırıldığına bence asla şüphe kalmamıştır. Bunu küçük bir misalle teyid etmek isterim. Mülhidler çok ileri gidiyorlar. Meselâ: . . . ilâ âhir.
İşte bu ahmakların hezeyanına ve her nevi iğfallerine ve zahiren süslü lâflarına kanmayarak, iman ve itikatlarında sâbit-kadem olmaları için erbab-ı imana kuvvet ve zümre-i tuğyana kahır ve şiddetle ders-i ibret verecek pek münasebetli sözler, mevzuu bahis âsârda ayân-beyan görülmektedir.
Hayfâ ki, bu nurlar şimdilik
HAŞİYE lihikmetin pek mahdut sahada ve ancak mü’minler içinde neşredilebilir.

Hulûsi
• • •
Otuz İkinci Sözün Üçüncü Mevkıfını da Hakkı Efendi kardeşimizle merak ve dikkatle okuduk. Cidden çok âli mefhumu var. Tavsife bu âcizin kudreti olsa, belki bu ikinci nokta için pek ziyade rahatsız etmeye cesaret ederdim. Heyhat ki, diğer hususatta olduğu gibi, bunda da sıfrü’l-yed bulunuyorum. Yalnız hulûs ve sâfiyetle ve kısaca derim: Belki diğer bütün Sözler’in daha fevkinde parlayan bir necm-i nur-efşândır.
(Doktordan Mirâcı nasıl bulduğunu sordum. Doktor Kemal der: "Eserin pek büyük kıymetini takdir etmek için İslâm olmaya bile lüzum yok, insan olmak kâfi" cevabını verdi.)
Hulûsi
• • •
Bizler ki, Elhamdü lillâhi teâlâ, âhiret kardeşiniz, Kur’ân hizmetinde âciz hizmetkârınız, esrar-ı Kur’âniyenin beyanında, eşşükrü lillâhi teâlâ, "Ashab-ı Kehf" gibi musahibiniziz. Liyâkat ve kifâyetimizin fâyetimizin çok fevkinde mahzâ bir lütuf ve inâyet-i Samedânî olarak talebiniz bulunuyoruz. Bundaki niam-ı Sübhaniyeye hamd ve şükürden âciz bulunuyoruz.
Hulûsi
• • •
Otuz İkinci Sözün Birinci Mevkıfını, Ramazan hediyesini ikmale muvaffak oldum. Tevfîk-i Hüdâ yoldaşım olursa, diğerlerini de inşaallah emir buyurduğunuz müddette yazarım. Bu kadar kıymetli ve nurlu Sözler’in en hüsünlü hat ile ve hattâ altın

"Şüphesiz ki Allah sabredenlerle beraberdir." Bakara Sûresi, 2:153.

HAŞİYE
Bundan otuz beş sene evvel.