Ben de bundan bir manevî fırtınaya alamet hissettim. Kalbime geldi ki: "Acaba yine İslâmiyet ve hakaik-ı îmaniye zararına bir hata-yı umumî mi meydana geldi?" adetim olmadığı halde ve dünya siyasetini terk ettiğim halde bu nokta için sordum: "Ne var? Cerîdeler ne haber veriyorlar?"
Bana dediler ki: "Din propagandasını yapan dindarların serbestiyet kanunu geri kalmış. Fakat solcular hakkındaki kanunu ta’cil edip tasdik etmişler."
Kalbime geldi ki: Bu vatan ve İslâmiyetin maslahatı, her şeyden evvel dindarların serbestiyeti hakkındaki kanunun hem ta’cil, hem tasdik ve hem de çabuk mekteplerde tatbik edilmesi elzemdir. Çünkü bu tasdik ile Rusya’daki kırk milyona yakın Müslümanı, hem dört yüz milyon alem-i İslamın manevî kuvvetini bir ihtiyat kuvveti olarak bu vatan kazandırmakla beraber komünistin manevî tahribatına karşı şimdiye kadar Rus’un Amerika ve İngilize karşı tecavüzünden ziyade bin senelik adavetinden dolayı en evvel bize tecavüz etmesi adavetinin muktezası iken, o tecavüzü