memleketlerde de hayalen gezdim. O şirin hayatımın devirlerinde, her memlekette yüz dostumdan ancak bir ikisini görebildim. Ötekiler, berzah memleketlerinde... Hatta kendi Nurs köyümde, bir tek amucazadem ve talebem Molla Davud da (r.h.) eski ahbaplarım, akrabalarım yanına berzaha gittiğini gördüm. Yirmi seneki ayrı ayrı ikinci vatanım sayılan Barla, Kastamonu gibi yerlerde, üç kısım dosttan ancak iki kısmını gördüm; ötekiler de gitmek üzeredirler.
Bu hayali hakikate binaen, hakikaten Nurların ışığıyla nurani gördüğümüz berzaha gitmek, bana değil ağır gelmek, belki bir iştiyak verdi. Benim bedelime hem vazifemi görüp, hem sevap kazandıracak yüzer Hüsrev ler, Tahiri ler, Mustafa lar, Nazif ler, Osman lar, Abdurrahman lar, Ali ler, Sabri ler, Feyzi ler, Ahmed ler, Mehmed ler, Atıf lar, Mustafa lar, Sadık lar, Osman lar, ve hakeza, Nurların bahadırları dünyada arkamda kaldıkları, ölümü bana çok hafifleştiriyorlar. Yalnız günah cihetinde ölüyorum, hasenat cihetinde yaşıyorum diye Allah a hadsiz şükrediyorum.
• • •
Evvelen:
Risale-i Nur’un kahramanlarından ve Hafız Ali nin makamına geçen merhum Hasan Feyzi nin vefatı, Denizli ye, Risale-i Nur dairesine ve bu memlekete ve alem-i İslama büyük bir zayiattır. Fakat kendisi, pek samimi ve halis ve fevkalade beyanatıyla ve dersleriyle, inşaallah, kendi yerinde çok Hasan Feyzi lerin yetişmesine bir zemin ihzar etmiş, sonra gitmiş. Aynen biraderzadem Abdurrahman gibi, bir iki senede on sene kadar Nurlara kıymetli hizmet etti. Güya o da, Abdurrahman da çabuk dünyadan gideceğiz diye on senelik vazifeyi bir iki senede gördüler.
Ben, merhum Hasan Feyzi nin vefatını onun şahsı itibarıyla tebrik ediyorum ve Denizli yi ve Nur dairesini ve bu memleketi cidden taziye ediyorum. Bu çeşit zülcenaheyn ve hakiki mü min ve müdakkik bir alim ve yüksek bir edip, muallim ve tesirli bir vaiz ve müderrisi kaybettiği için, büyük bir musibettir. Cenab-ı Hak, inşaallah, Denizli gibi kahramanlar ocağından çok Hasan Feyzi ruhunda Nurlara sahip ve naşir çıkaracak. Bir tane, toprak altına girer, vefat eder, fakat yüz tane sümbüller meydana geldiği gibi; rahmet-i İlahiyeden ümitvarız ki, Hasan Feyzi de öyle kudsi bir sümbül verecek, çok Hasan Feyzi ler Nur dairesinde yetişecekler, vazifesini daha ziyade yapacaklar.
Saniyen: Bu kahraman kardeşimizin, hayatta kaldığı gibi, defter-i hasenatına herbirimiz, manevi kazançlarımızı, umumda olduğu gibi, hususi bir surette dahi o kardeşimize hediye etmeliyiz. Ben, kendim, onu da, Hafız Ali, Hafız Mehmed ve Savalı Ahmed ve Mehmed Zühtü nün beşincisi olarak evliya-i azimenin has dairesinde, manevi kazançlarımı ona da bağışlamaya karar verdim. O zatın ağır şerait altında Nurların intişarına büyük hizmetler eden Nur hakkındaki fıkraları,
Her musibet karşısında deriz ki: "Biz Allah ın kullarıyız; sonunda yine Ona döneceğiz." (Bakara Suresi: 156.)