Yani, "Ben muhabbet üzerine bir rüşvet, bir ücret, bir mukâbele, bir mükâfat istemiyonım. Çünkü, mukâbilinde bir mükâfat, bir sevap istenilen muhabbet, zayıftır, devamsızdır." Hattâ hâlis muhabbete tam mânâsıyla vâlidelerin şefkatleri mazhardır. Vâlideler, o sırr-ı şefkat ile, evlâtlarına karşı muhabbetlerine bir mükâfat, bir rüşvet istemediklerine ve talep etmediklerine delil, rûhunu, belki saadet-i uhreviyesini de onlar için fedâ etmeleridir. Tavuğun bütün sermâyesi kendi hayatı iken, yavrusunu itin ağzından kurtarmak için-Hüsrev’in müşâhedesiyle-kafasını ite kaptırır.
Mesnevî-i Nûriye, s. 146.
Cemaat içinde şahsî cesâreti kullanmamak
Risâle-i Nur dairesine girenler, şahsî cesâretlerini kıymetleştirmek için, sarsılmaz bir sebat ve metânete ve ihvanlarının tesânüdüne cidden çalışmaya sarf edip, o cam parçası hükmünde şahsî cesâretini,