civanmert kardeş olmak iktiza eder. Bu hılletin üssü’1-esası, samîmi ihlastır. Samîmi ihlası kıran adam, bu hılletin gayet yüksek kulesinin başından sukut eder. Gayet derin bir çukura düşmek ihtimali var; ortada tutunacak yer bulamaz.
Lem’alar, s.156.
Tevhîd-i îmanî, elbette tevhîd-i kulûbu ister. Ve vahdet-i îtikad dahi, vahdet-i içtimaiyeyi iktiza eder.
Evet, inkar edemezsin ki, sen bir adamla beraber bir taburda bulunmakla, o adama karşı dostane bir rabıta anlarsın ve bir kumandanın emri altında beraber bulunduğunuzdan, arkadaşâne bir alâka telakkî edersin. Ve bir memlekette beraber bulunmakla uhuvvetkarane bir münasebet hissedersin. Halbuki, îmanın verdiği nur ve şuur ile ve sana gösterdiği ve bildirdiği esma-i İlâhiye adedince vahdet alâkalan ve ittifak rabıtaları ve uhuvvet münasebetleri var.Mesela, her ikinizin Hálıkınız bir, Mâlikiniz bir, Mâbudunuz bir, Râzıkınız bir. Bir bir... bine kadar bir, bir. Hem Peygamberiniz bir, Dîniniz bir, kıbleniz bir. Bir bir... yüze kadar bir bir. Sonra köyünüz bir, devletiniz bir, memleketiniz bir ... ona kadar bir, bir.
Bu kadar bir birler vahdet ve tevhîdi, vifak ve ittifakı, muhabbet ve uhuvveti iktiza ettiği ve kâinatı ve küreleri birbirine bağlayacak manevî zincirler bulunduklan halde; şikak ve nifaka, kin ve adavete sebebiyet veren örümcek ağı gibi ehemmiyetsiz ve sebatsız