Yirmi Sekizinci Lem’anın Fihristesinden
Bir Parça
BİRİNCİ NÜKTE
: Hazret-i İmâm-ı Ali Radıyallahu Anhu, Kaside-i Ercûzesinde,
-1- deyip, bu zamanda tâmim edilen ecnebî harflerine bakıp, bu cümledeki harflerin cifrî ve ebcedî rakamlarının bu zamana parmak basmalarıyla, vâki cereyan-ı küfriyâneye işaret ettiği gibi; hem Ercûzesinde, hem Ercûzeyi te’yid ve takviye eden Kaside-i Celcelûtiyesinde, sarâhate yakın,
-2- fıkrasıyla, o cereyanın karşısında, vücudu ziyâsıyla anlaşılan ve zulmetin pek şiddetli ve sisli, yakıcı dehşetine karşı sönmeyen ve gittikçe zulmeti yararak dünyayı ziyâlandırmaya çalışan Risâle-i Nur’a ve müellifine hususî iltifâtını
-3- deyip, âhir zamana kadar Risâle-i Nur’un bedi’ bir sûrette ışık vermesini ve yanmasını duâ ve niyâz eden ve Kur’ân-ı Mu’cizü’1-Beyânın en mühim bir şâkirdi ve ulûmunun birinci nâşiri olan Hazret-i İmâm-ı Ali Radıyallahu Anhu, bidâyet-i İslâmda, Kur’ ân’ ın aleyhine açılan çok kapılara karşı mübârek İsm-i Âzamı şefi tutup, kâhramânâne ve merdâne hakâik-ı şeriatı ve esas-ı İslâmiyeti muhâfazaya çalıştığı gibi; âhir zamanda bütün bütün Kur’an’a muhâlefet eden zındıka cereyanına karşı, aynı İsm-i Âzamı şefî ve melce ve tahassüngâh ittihâz edip, cerh edilmez, Kur’ân’ın i’câzından gelen ve hâtem-i mu’cizeyi gösteren Risâle-i Nur’un sönmez nûruyla ve susmaz lisânıyla şecaatkârâne mukâbele ve mukavemet edip, yerin yüzünü yakıp çok çiçekleri kurutan zındıka nârını, İsm-i Âzamın kibriyâlı, azametli nûruyla ve ism-i Rahmân ve Rahîmin şefkatli ve re’fetli tecellîsinden nebeân eden âb-ı hayat ile söndüren; ve yanar yerlerde kuruyan nehir ve bağ çiçeklerine mukâbil, dağlarda ve kırlarda semâ yağmuru ve rahmetiyle hararete mütehammil ve şiddet-i bürûdete dayanıklı çiçekleri yetiştiren Risâle-i Nur’u görmesi ve şefkatkârâne ve tesellîdarâne ve kerâmetkârâne bakması, Hazret-i İmâm-ı Ali Radıyallahu Anhın makâm-ı velâyetinin iktizâ ettiğini hakkalyakîn gösterir.
1 Satır satır yazılan yabancı (Arapça olmayan) birtakım harflerdir.
2 Nur’un kandili gizli olarak yakılıp, aydınlatılır. Kandiller kandili gizli olarak tutuşturulur. O da tenevvür eder.
3 Ey Celcelet’in Nur’u! İsm-i Âzamın hürmetine benim yıldızımı çağlar ve devirler boyu parlat.