Birinci hatve:
İnsan yaratılışında kendi nefsine muhib olarak yaratılmıştır. Hatta bizzat nefsi kadar birşeye sevgisi yoktur. Kendisini, ancak mabüda layık senalarla medhediyor. Nefsini bütün ayıplardan, kusurlardan tenzih etmekle-haklı olsun haksız olsun-kemal-i şiddetle müdafaa ediyor. Hatta Cenab-ı Hakkı hamd ü sena için kendisinde yaratılan cihazatı, kendi nefsine hamd ve sena için sarf ediyor ve
-1-’deki
-2- şümulüne dahil oluyor. Bu mertebede nefsin tezkiyesi, ancak adem-i tezkiyesiyle olur.
İkinci hatve:
Nefis hizmet zamanında geri kaçar. Ücret vaktinde ileri safa hücum ediyor. Bu mertebede onun tezkiyesi, yaptığı fiili aksetmekle olur. Yani işe, hizmete ileriye sevk edilmeli, ücret tevziinde geriye bırakılmalıdır.
Üçüncü hatve:
Kendi nefsinde, torbasında, kusur, naks, acz, fakrdan maada birşeyi bırakmamalıdır. Bütün mehasin, iyilikler, Fatır-ı Hakim tarafından in’am edilen nimetler olup hamdi iktiza eder. Fahri istilzam etmediklerini itikad ve telakki edilmelidir. Bu mertebede onun tezkiyesi, kemalinin adem-i kemalinde, kudretinin aczinde, gınasının fakrında olduğunu bilmekten ibarettir.
Dördüncü hatve:
Kendisi istiklaliyet halinde fani, hadis, madum olduğunu ve esma-i İlahiyeye aynadarlık ettiği halde şahit, meşhud, mevcut olduğunu bilmekten ibarettir. Bu mertebede onun tezkiyesi, vücudunda ademini, ademinde vücudunu bilmekle
-3-’yü kendisine vird ittihaz etmektir.
Ve keza, Vahdetü’l-vücud ehli, kainatı nefyetmekle idam ediyorlar. Vahdetü’ş-şühud halkı ise, bütün mevcudatı, görerek, cezalılar gibi nisyan zindanında ebedi hapse mahküm ediyorlar.
Kur’an’ın ifham ettiği tarik, kainatı, mevcudatı hem idamdan, hem hapisten kurtarır. Esma-i Hüsnaya mazhariyetle aynadarlık etmek gibi vazifelerde istihdam ediyor. Fakat kainatı, istiklaliyetten ve kendi hesabına çalışmaktan azlediyor.
Ve keza, insanın vücudunda birkaç daire vardır. Çünkü, hem nebatidir, hem hayvanidir, hem insanidir. Hem imanı tezkiye muamelesi bazan tabaka-i imaniyede olur. Sonra tabaka-i nebatiyeye iner. Bazan da yirmi dört saat zarfında her dört tabakada muamele vaki olur. İnsanı hata ve galata atan, bu dört tabakadaki farkı riayet etmemektir.
-4- ’ya istinaden
1 "Nefsinin arzusunu kendine mabud edinen kimse." Furkan Süresi, 25:43.
2 "Kimse."
3 Mülk umumen Onundur; hamd de Ona mahsustur.
4 Yerdeki herşeyi bizim için yarattı.