Sözler Yirmi Üçüncü Söz

İkinci Levha: Ehl-i hidâyet ve huzurun hakikat-i dünyalarına işaret eder. Eskiden ne tarzda yazılmış, o tarzda bıraktım. Şiire benzer, fakat şiir değillerdir.



1 Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka hiçbir bilgimiz yoktur. Muhakkak ki Sen her şeyi hakkıyla bilir, her işi hikmetle yaparsın. (Bakara Sûresi: 32.)

2 Gönlüme genişlik ver, Rabbim. • İşimi kolaylaştır. • Dilimden tutukluğu çöz. • Tâ ki sözümü iyice anlasınlar. (Tâhâ Sûresi: 25-28.)

3 Allah’ım! Sırlar semâsının güneşi, nurların mazharı, Celâl dairesinin merkezi, Cemâl feleğinin kutbu olan, Ehâdiyete mensup Muhammed’in (a.s.m.) latîf zâtına salât eyle.
Allah’ım! Onun, Senin katındaki sırrı ve onun Sana olan mânevî yakınlığı hürmetine korkumu emniyete çevir, hatâlarımı sil, hüzün ve hırsımı gider, benim destekçim ol; beni benden alıp Kendine götür, yaklaştır; benliğimden geçmeyi bana nasip et, beni nefsime meftun ve hislerimle perdelenmiş kılma; bana her gizli sırrı aç.
Yâ Hayyü, yâ Kayyûm! Yâ Hayyü, yâ Kayyûm! Yâ Hayyü yâ Kayyûm! Bana merhamet et, arkadaşlarıma merhamet et, ehl-i imân ve Kurân’a merhamet et. Duâmızı kabul buyur, ey merhamet edenlerin en merhametlisi ve ey kerem sahiplerinden daha çok kerem sahibi Allah’ım!

4 Duâları, "Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü, şükür ve minnet, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur" sözleriyle sona erer. (Yûnus Sûresi: 10.)