Üçüncü cümlesi: ’dir. Eğer ’deki vakıflarda gibi sayılsa 598 ederek tam tamına Resâili’n-Nur ve Risalei’n-Nur adedi olan 598’e tevafukla beraber, ’in adedine yine sırlı birtek farkla tevafuk-u remzî ile, hem Resâili’n-Nur’u efradına dahil eder, hem yine Risalei’n-Nur’un şecere-i mübareki Furkan-ı Hakîm olduğunu gösterir. Eğer ’deki , kalsa, o vakit makam-ı cifrîsi 993 eder, tevafuka zarar vermeyen cüz’î ve sırlı beş farkla Risaletü’n-Nur adedi olan 998’e tevafukla mânâsının dahi muvafakatine binaen ona işaret eder. Dördüncü cümlesi: ’dir ki, 999 ederek sırlı bir tek farkla Risaletü’n-Nur adedi olan 998’e tevâfukla mânâsının kuvvetli münasebetine binaen işaret derecesinde remzeder. Beşinci cümlesi: cümlesi gayet cüz’î bir farkla Risaletü’n-Nur Müellifinin ismiyle meşhur bir lâkabına tevafukla mânâsı baktığı gibi bakıyor. Eğer ’daki mukadder zamir izhar edilirse olur, tam tamına tevafuk eder. Bu âyet nasıl ki Risalei’n-Nur’a ismiyle bakıyor; öyle de tarih-i telifine ve tekemmülüne tam tamına tevafukla remzen bakıyor. cümlesi ’daki tenvin vakıf yeri olmadığından nun sayılmak ve vakıf yeri olduğundan ,