Emirdağ Lâhikası Bu Fıkra Bir Derece Mahremdir (Yalnız Haslara Mahsustur )

Aziz, sıddık kardeşlerim,
Evvela: Geçen mübarek Leyle-i Beratınızı ve gelecek Ramazan-ı Şerifinizi tebrik ederiz. Bu sene, Berat Gecesi, Nurcular hakkında çok bereketli ve kerametli olduğuna bir emaresini hayretle gördük. Şöyle ki:
Ben, Berat Gecesinden az evvel Asa-yı Musa tashihiyle meşgulken, bir güvercin pencereye geldi, bana baktı. Ben dedim: "Müjde mi getirdin?" İçeriye girdi, güya eskiden dost idik gibi, hiç ürkmedi.
HAŞİYE Asa-yı Musa üstüne çıktı, üç saat oturdu. Ekmek, pirinç verdim, yemedi. Ta akşama kaldı, sonra gitti, tekrar geldi. Berat gecesinde, ta sabaha kadar yanımda kaldı. Ben yatarken başıma geldi, Allahaısmarladık nevinden başımı okşadı, sonra çıktı gitti. İkinci gün, ben teessüf ederken, yine geldi, bir gece daha kaldı. Demek bu mübarek kuş, hem Asa-yı Musa yı, hem Beratımızı tebrik etmek istedi.
• • •
Aziz, sıddık kardeşlerim,
Kastamonu Hüsrev i ve Süleyman Rüştüsü olan Mehmed Feyzi ve Emin in, Üstadlarının Kastamonu daki hayatımın bir tarihçesini, hüsn-ü zanla haddimden çok fazla senalarını tebdil etmeyerek kabulümün sebebi şudur ki:
Bugünlerde Afyon un büyük memuru, bir çavuşu bana ihanete vasıta yapıp güya teveccüh-ü ammeyi hakkımda kırarak, ta bu vilayet, Denizli, Isparta gibi Nurlara tam sahip çıkmasın ve Nurlar parlamasın. Gerçi ben tahammül ettim, fakat buranın yeni şakirtlerinin teessürlerinden müteessirdim. Düşünürken, Mehmed Feyzi nin bu samimane ve alimane, hürmetkarane mektubu o herifin ve o amirinin ihanetlerini yüzlerine vurup hiçe indirerek, teessüratımı tam sildi, süpürdü. Binler derece o iki bedbahttan yüksek olan iki Nurcunun böyle medih ve hürmetleri, onların kanunsuz cebir ve ihanetlerinin aynı zamanda tam tamına tevafuku, Feyzi ve Emin in sadakatlerinin bir kerameti olduğuna kanaat ettiğimdir.
• • •
Kardeşlerim,
Şimdi tebeyyün etti ki, beni karakola çağırmak, lüzumsuz bahanelerle beni hükumete celb etmekte maksat, ihanet ve halkın nazarında ehemmiyetsizliğim ve bana müttehem vaziyeti vermek içindi. Şimdi tahammülüm kalmadı. Mümkün oldukça oraya beni çağırmamak lazımdır. Ceza hakimini görünüz. Bana bir dava vekili tarzında bir adamı bulunuz; benim bedelime lüzum olsa karakola gitsin. Yirmi beş sene münzevi bir adam, böyle ihanetkar insanlarla görüşmek, işkenceli bir

HAŞİYE Evet, biz gözümüzle gördük.
Evet Evet Evet
Nureddin Mehmed İsmail