Hizmet Rehberi — Risâle-i Nur'a perde olmamak

Nur’un bize verdiği ders de, hakîkat-i ihlâs, ve terk-i enâniyet ve dâimâ kendini kusurlu bilmek ve hodfüruşluk etmemektir. Kendimizi değil, Risâle-i Nur’un şahs-ı mânevîsini ehl-i îmâna gösteriyoruz. Bizler, kusurumuzu görene ve bize bildirene-fakat hakîkat olmak şartıyla-minnettar oluyoruz, Allah râzı olsun deriz. Boynumuzda bir akrep bulunsa, ısırmadan atılsa, nasıl memnun oluıuz; kusurumuzu-fakat garaz ve inat olmamak şartıyla ve bid’alara ve dalâlete yardım etmemek kaydı ile-kabul edip minnettar oluyoruz.
Emirdağ Lâhikası-I, s. 49.

Deniliyor ki : "Neden, Nur şâkirtlerinin kuvvetli hüsn-ü zanları ve katî kanaatleri, senin şahsın hakkında Nurlara daha ziyâde şevklerine medâr olan bir makâmı ve kemâlâtı şahsına kabul etmiyorsun? Yalnız Risâle-i Nur’a verip, kendini çok kusurlu bir hâdim gösteriyorsun?"
Elcevap : Hadsiz hamd ve şükür olsun ki, Risâle-i Nur’un öyle kuvvetli ve sarsılmaz istinad noktaları ve öyle parlak ve keskin hüccetleri var ki, benim şahsımda zannedilen meziyete, istidâda ihtiyacı yoktur. Başka eserler gibi, müellifin kâbiliyetine bakıp, makbuliyeti ve kuvveti ondan almıyor. İşte meydanda, yirmi senedir katî hüccetlerine dayanıp, şahsımın maddî ve mânevî düşmanlarını teslime mecbur ediyor. Eğer şahsiyetim ona ehemmiyetli bir nokta-i istinad olsaydı,