Hizmet Rehberi — — Risâle-i Nur dağlar kadar büyük umumi bir tahribâtı tâmir ediyor

ve ispat etmişim ki: O büyük dâvâyı yüzde doksanına kazandıran ve yirmi senede yirmi bin adama o dâvânın kazancının vesîkası ve senedi ve beratı olan îmân-ı tahkîkîyi eline veren ve Kur’ân-ı Hakîm’in mu’cize-i mâneviyesinden neş’et edip çıkan ve bu zamanın birinci bir dâvâ vekili bulunan Risâle-i Nur’dur. Bu on sekiz senedir, benim düşmanlarım ve zındıklar ve maddiyyunlar, aleyhimde gâyet gaddarâne desîselerle hükümetin bâzı erkânlannı iğfal ederek bizi imhâ için bu defa gibi eskide dahi hapislere, zindanlara soktuklan halde, Risâle-i Nur’un çelik kalesinde, yüz otuz parça cihazâtından ancak iki üç parçasına ilişebilmişler. Demek, avukat tutmak isteyen onu elde etse yeter.
Hem, korkmayınız! Risâle-i Nur yasak olmaz. Hükümet-i Cumhuriyenin mebuslan ve erkânlannın ellerinde mühim risâleleri, iki üçü müstesnâ olarak, serbest geziyorlardı. İnşaallah, bir zaman hapishâneleri tam bir ıslâhhâne yapmak için, bahtiyar müdürler ve memurlar, o nurlan mahpuslara ekmek ve ilâç gibi tevzî edecekler.
Meyve Risâlesi, s. 32-34.

Risâle-i Nur, dağlar kadar büyük umûmi bir tahribâtı tâmir ediyor

Risâle-i Nur yalnız bir cüz’î tahribâtı, bir küçük hâneyi tâmir etmiyor; belki, küllî bir tahribâtı ve