işaret ettiği gibi, tesânüd bozulsa,cemaatin tadı kaçar. Bilirsiniz ki, üç elif ayrı ayrı yazılsa, kıymeti üçtür--tesânüd-ü adedî ile içtimâ etse, yüz on bir kıymetinde olduğu gibi; sizin gibi üç dört hâdim-i Hak, ayn ayn ve taksimü’1-a’mâl olmamak cihetiyle hareket etse, kuvvetleri üç dört adam kadardır. Eğer hakîki bir uhuvvetle, birbirinin fazîletleriyle iftihar edecek bir tesânüdle, birbirinin aynı olmak derecede bir tefânî sırrıyla hareket etseler, o dört adam, dört yüz adam kuvvetinin kıymetindedirler. Sizler koca Isparta’yı değil, belki büyük bir memleketi tenvir edecek elektriklerin makinistleri hükmündesiniz. Makinenin çarkları birbirine muâvenete mecburdur.Hem, birbirini kıskanmak değil, belki, bilâkis birbirinin fazla kuvvetinden memnun olurlar. Şuurlu farz ettiğimiz bir çark, daha kuvvetli bir çarkı görse memnun olur. Çünkü, vazifesini tahfıf ediyor. Hak ve hakîkatin, Kur’ân ve îmânın hizmeti olan büyük bir hazîne-i âliyeyi omuzlannda taşıyan zâtlar, kuvvetli omuzlar altına girdikçe iftihar eder, minnettar olur, şükreder. Sakın birbirinize tenkit kapısını açmayınız. Tenkit edilecek şeyler kardaşlarınızdan hariç dairelerde çok var. Ben nasıl sizin
İhtilâfa düşmeyin; sonra cesâretiniz kırılır kuvvetiniz de elden gider. (Enfâl Sûresi: 46.)