İşârâtü'l-İ'câz Bakara Sûresinin yirmi altı ve yirmi yedinci âyetlerinin

5. Getirilen temsiller, adi temsillerdir. Bu ise, mütekellimin zihni, inhisar altında olduğuna emaredir.
6. Hakir ve kıymetsiz şeylerden temsiller getiriliyor. Bu da mütekellimin zayıf olduğuna delildir.
7. Getirilen temsillere mecburiyet olmadığından, terki zikrinden evladır.
8. Bilhassa, ehl-i izzetin haya ederek tenezzül etmedikleri şeylerden temsil getirilmiştir.
Kur’an-ı Kerim, bu itiraz silsilesini, ilaahir, cümlesiyle bir darbede kırmış ve yıkmıştır:
1. Eşyanın içyüzleri yüksek ve şeffaf olduğundan, bu yüzlerden bahsetmek azamet ve celale münafi olmadığı gibi; uluhiyetin iktizası üzerine dış yüz-leri çirkin görünenlerin bahsedilmekten, zikre-dilmekten hariç tutulmaları, uluhiyet kanununa muhaliftir. Çünkü bir hakim, teb’asından çinge-neleri hukuk-u medeniyeden ihraç etmez.
2. Belagat ve hikmetin iktizası üzerine, hakir manaları ifade için hakir temsillerin zikrinde bir muhalefet yoktur.
3. adi temsillerde bir beis yoktur; terbiye ve irşad öyle ister.
4. İnayet-i İlahiyenin iktizası üzerine, hakaik, temsilatla tasvir edilir.
5. Rububiyet ve terbiyenin iktizasına binaen, insanları, kendi aralarında cereyan eden muhavereleri, üslupları, şiveleriyle irşad etmek lazımdır.
6. Hikmet ve nizamın iktizası üzerine, Cenab-ı Hakkın insanlarla konuşması zaruridir.
Hülasa: Cenab-ı Hak, insanlara cüz-ü ihtiyari vermekle, onları alem-i ef’ale masdar yaptı. O alem-i ef’ali bir nizam altında almak üzere kelamını, yani Kur’an’ını da resul olarak o alem-i ef’ale gönderdi. Binaenaleyh, tanzif ve tanzim için yapılan İlahi bir program, itirazlara mahal olamaz.
*
Bu cümleyi evvelki cümle ile bağlayan alakaya gelince:
Evvelki cümledeki hükmü ispat için, bu cümle, bir delilin yolunu gösteriyor ve zihne gelen vehimleri de def ediyor. Şöyle ki:
Her kim inayet-i ezeliye ile rububiyet-i İlahiyeyi göz önüne getirip Allah canibinden kudretin azameti altında bakarsa, bauda ve emsaliyle getirilen temsillerin,

* İman edenler, onun Rablerinden gelen hak olduğunu bilirler.