Lem'alar Fihrist

Nefs-i emmâreye uymanın zararlannı ta’dât ederek, nefse şiddetli bir tokat mâhiyetinde tesirli bir yazı
***
Kısa bir zamandaki küfre mukâbil hadsiz bir Cehennem azâbının nasıl hakikî adâlet olduğunu beyân eden muknî bir cevap.
***

MÂNİDAR BİR TEVÂFUK-U LÂTİFE : Risâle-i Nur’un makbûliyetine ve inâyet-i İlahiyeye mazhariyetine dâir mânâlı tevâfuklar ve mâsum kalblere Nurların nasıl aksettiğini anlatan samîmâne, nurlu bir mektuptur.
***
ZEKÂİ’NİN RÜYASI : Müjdeli ve mânâlı, hayırlı bir rüyadır.

***
TARAFGİRÂNE VE RİSALE-İ NUR’A RAKİBÂNE SÖYLENEN SÖZLERE MUKABİLDİR : Risâle-i Nur’un yüksekliğini ve makbuliyetini ifade eden manzum bir kasidedir

***

YİRMİ SEKİZİNCİ LEM’ANIN YİRMİ SEKİZİNCİ NÜKTESİ :

âyet-i kerîmesinden anlaşıldığı üzere, cüz’î ve bâzan şahsî gaybî hâdiseleri haber almak için, gâyet uzak bir mesâfe olan semâvât memleketine câsus şeytanların sokulması; ve o çok geniş memleketin her tarafında o cüz’î hâdisenin bahsi varmış gibi, hangi şeytan olsa, hangi yere sokulsa, yarım yamalak o haberi işitmesi ve getirmesi aklen ve hikmeten nasıl kabul edilebilir?
Hem âyet-i.kerîmeye göre bâzı peygamberler ve evliyâlar, semâvâtın üstünde bulunan Cennetin meyvelerini, yakın bir yerden alır gibi alıyormuş ve bâzan yakından Cenneti temâşâ ediyorlarmış. Nihayet derecede uzak birşeyin, nihayet derecede yakın olması, bu asrın aklına nasıl sığar?
Hem cüz’î bir şahsın, cüz’î bir ahvâli, küllî ve geniş olan semâvât meızıleketindeki mele-i âlâda mevzûbahis olması kâinatın idâresindeki gâyet hakîmâne

Onlar yüce âlemlerdeki melekleri dinleyemezler; her taraffan taşlanıp kovulurlar âhirette ise onlar için dâimi bir azap vardır. · Kulak hırsızlığı yapıp birşeyler dinleyenler ise, delip geçen yakıcı bir yıldız takip eder. (Sâffât Sûresi: 8-9) · And olsun ki dünya semâsını Biz kandillerle süsledik. şeytanlar için o kandilleri birer taş yaptık ve onlar için bir de alevli ateş azâbını hazırladık. (Mülk Süresi: 5.)