Mektubat Otuz Üçüncü Mektub

BİRİNCİ TELVİH: Tarîkatin sırrını ve Mîrâc-ı Ahmedînin (a.s.m.) sâyesi altında kalp ayağıyla bir seyr-i sülûk-u rûhânî neticesinde, zevkî ve hÂlî ve bir derece şuhudî hakâik-ı îmâniye ve Kur’âniyeye mazhariyet olduğunu beyân edip, insanın mâhiyet-i câmiasında akıl nasıl ki hadsiz fünûna istidâdı ve ıttılâı cihetiyle mâhiyeti inkişaf etmiş ve o sûretle işlettirilmiş; kalp dahi onun gibi, bu Âlemin bir harita-i mâneviyesi ve çok kemÂlâtın bir çekirdeği hükmünde olduğundan, tarîkat cihetiyle onu işlettirmek ve kemÂlâtına sevk etmek olduğunu ispat eder.
İKİNCİ TELVİH: Kalbin işlemesi, zikir ve tefekkürle olduğunu ve işlemesinin mehâsininden hayat-ı dünyeviyenin medâr-ı saadeti olan birisini beyân eder.
ÜÇÜNCÜ TELVİH: Velâyet, bir hüccet-i Risâlet; ve tarikat, bir bürhân-ı Şeriat olduğunu; ve onun kıymetini takdir etmeyen, ne kadar hasârete düştüğünü beyân eder.
DÖRDÜNCÜ TELVİH: Meslek-i velâyet çok kolay olmakla beraber çok müşkülâtlı, çok kısa olmakla beraber çok uzun, çok kıymettar olmakla beraber çok hatarlı, çok geniş olmakla beraber çok dar olduğunu; ve âfâkî ve enfüsî iki yol ile sülûk edildiğini beyân eder.
BEŞİNCİ TELVİH: Vahdetü’1-Vücud ve Vahdetü’ş-Şuhudun mâhiyetini beyân ederek, ehl-i sahvın ve ehl-i verâset-i Nübüvvetin Âlî meşrebinin rüçhâniyetini ispat eder.
ALTINCI TELVİH: Velâyet yolları içinde en güzeli ve en müstakîmi, Sünnet-i Seniyyeye ittibâ olduğunu ve velâyetin esaslarının en mühimmi ihlâs; ve en keskin kuvveti muhabbet olduğunu beyân ederek, bu dünya dârü’1-hizmet olduğundan ve dâr-ı ücret ve mükâfat olmadığından, tarîkatin lezâizini ve ezvâk ve kerâmâtını kasten talep etmemek lâzım geldiğini beyân eder.
YEDİNCİ TELVİH: Tarîkat ve hakîkat, Şeriatın hâdimlerinden olduğunu; tarîkat ve hakîkatin en yüksek mertebeleri, Şeriatın cüzleri bulunduğunu; tarîkat ve hakîkat, vesîlelikten çıkmamak ve dâimâ Şeriata tebâiyette kalmak lüzûmunu beyân edip, "Sünnet-i Seniyye ve ahkâm-ı Şeriat haricinde evliyâ bulunabilir mi? diye suÂle merakâver bir cevap verir.
SEKİZİNCİ TELVİH: Tarîkatin sekiz varta-i mühimmesini beyân eder.
DOKUZUNCU TELVİH: Tarîkatin pekçok semerâtından gâyet şirin ve güzel dokuz adedini beyân eder.
Bu risâle ehl-i tarîk olana ve olmayana bir iksir-i âzamdır ve bir tiryâk-ı enfâ’ dır.