-1-
-2-
ifade ettikleri azamet-i rubûbiyeti gördüğü gibi,
-3-
-3-
-5-
-6-
ifade ettikleri şümûl-ü rahmeti görüyor, gösteriyor. Hem,
-7- ifade ettiği vüs’at-i hallâkıyeti görüp gösterdiği gibi,
-8- ifade ettiği şümûl-ü tasarrufu ve ihâta-i rubûbiyeti görüp gösterir.
-9- ifade ettiği hakikat-i azîme ile
-10- ifade ettiği hakikat-i kerîmâneyi,
-11- ifade ettiği hakikat-i azîme-i hâkimâne-i âmirâneyi görür, gösterir.
-12- ifade ettikleri hakikat-i rahîmâne-i müdebbirâneyi,
1 Kıyâmet gününde yeryüzü bütünüyle Onun tasarrufundadır; gökler de Onun kudretiyle dürülmüştür. (Zümer Sûresi: 67.)
2 O gün semâyı, kitap sayfalarını dürer gibi düreriz. (Enbiyâ Sûresi: 104.)
3 Ne yerde ve ne de gökte hiçbir şey Allah’tan gizli kalmaz. (Âl-i İmrân Sûresi: 5.)
4 Annelerinizin rahimlerinde size dilediği gibi bir sûret veren Odur. (Âl-i İmrân sûresi: 6.)
5 Hiçbir canlı yoktur ki, Allah onu alnından tutup kudretine boyun eğdirmiş olmasın. (Hûd Sûresi: 56.)
6 Yeryüzünde yürüyen ve kendi rızkını yüklenemeyen nice canlının ve sizin rızkınızı Allah verir. (Ankebût Sûresi: 60.)
7 Gökleri ve yeri yarattı, karanlıkları ve aydınlığı var etti. (En’âm Sûresi: 1.)
8 Sizi de, yaptıklarınızı da yaratmıştır. (Saffât Sûresi: 96.)
9 Ölümünden sonra yeryüzünü O diriltir. (Rum Sûresi: 50.)
10 Rabbin, balarısına ilham etti. (Nahl Sûresi: 68.)
11 O, güneşi, ayı ve yıldızları da emrine boyun eğdirmiş olarak yarattı. (A’râf Sûresi: 54.)
12 Üzerlerinde kanat çırpıp duran kuşları da mı görmüyorlar? Onları havada tutan Rahmân’dan başkası değildir. O her şeyi hakkıyla görür. (Mülk Sûresi: 19.)