teslimiyetini ve getirdiği saadet-i ebediye beşaretini tasdik ettiğini ve beşeriyetin derin bir aşkla ve fıtri ve istidadi pek kuvvetli bir iştiyakla aradığı hayat-ı bakiyeye sağlam bir yol açtığına karşı alem-i İslam, minnettarane, müteşekkirane
- ile bir manevi ziyaret ve görüşmek ve üç yüz
elli milyon, belki milyarlar namına onu tebrik eder.
Yirmi külli şehadetlerden ve çok şehadetleri ihtiva eden ikinci şahadet:
Yani, "Îmanın altı rükünlerinin hakikatleri ve tahakkukları ve hakkaniyetleri, Muhammedin (a.s.m.) risaletine ve hakkaniyetine kati şahadet eder. " Çünkü, onun risalet hayatının şahsiyet-i maneviyesi ve bütün davalarının esası ve mahiyet-i nübüvveti, o altı rükündür. Öyle ise, rükünlerin tahakkuklarına delalet eden bütün deliller, Muhammedin (a.s.m.) risaletinin hak olduğuna ve onun sadıkıyetine dahi delalet ederler. Hem ahiretin tahakkukuna sair rükünlerinin delaletini Meyve Risalesi ve Onuncu Sözün zeyilleri beyan ettikleri gibi; öyle de, her bir rükün, hüccetleriyle beraber onun risaletine bir hüccettir
.
Binler şehadetleri ihtiva eden üçüncü külli şahadet:
Yani, "O zat (a.s.m.), güneş gibi kendi kendine delildir. Binler mu’cizât ve kemalat ve yüksek, güzel ahlakıyla risaletine ve sadıkıyetine pek kuvvetli şahadet eder. "
Evet, "Mucizat-ı Ahmediye" risale-i harikada üç yüzden ziyade nakl-i sahih ile ispat ettiği gibi, o zatın (a.s.)
ve
sarahatıyla, avucunun bir parmağıyla Kamer iki parça olması ve nakl-i sahih ve tevatürle; aynı elin beş parmağından beş çeşme su akması ve susuz kalan bütün ordusu o sudan içmesi ve şahit olması ve bu acib harika iki defa başka yerde de vuku bulması; ve aynı avuç ile bir parça toprağı hücum eden düşman ordusuna atarak, herbirisinin gözüne bir avuç toprak girmesiyle, hücumda iken kaçmaları; ve aynı avuçta küçük taşlar, insanlar gibi tesbih edip "Sübhanallah" demeleri gibi nakl-i sahih ile ve bir kısmı tevatürle tarihlerde katiyen vukua gelen yüzer ve ehl-i
1 Allah’ın selamı üzerine olsun ey Peygamber!
2 Ay yarıldı. (Kamer Suresi:1 )
3 Attığın zaman sen atmadın. Ancak Allah attı. (Enfal Süresi:17. )