Onun rahmetini ittiham etmek derecesinde ve keremini istihfaf eder bir sûrette gayr-i meşrû bir tarzda yüz suyu dökmekle, vicdânını, belki bâzı mukaddesâtını rüşvet verip, menhus, bereketsiz bir mâl-I haramı kabul eden düşünsün ki, ne kadar muzaaf bir dîvâneliktir.
Evet, ehl-i dünya, husûsan ehl-i dalâletin münâfıkları sizi insâniyetin şu zayıf damarı olan tamâ yüzünden yakalasalar, geçen hakîkati düşünüp, bu fakir kardeşinizi nümûne-i imtisâl ediniz. Sizi bütün kuvvetimle temin ederim ki, kanaat ve iktisat, maaştan ziyâde sizin hayatınızı idâme ve rızkınızı temin eder. Bâhusus size verilen o gayr-i meşrû para, sizden ona mukâbil bin kat fazla fıyat isteyecek. Hem, her saati size ebedî bir hazîneyi açabilir olan hizmet-i Kur’âniyeye sed çekebilir veya fütur verir. Bu böyle bir zarar ve boşluktur ki, her ay binler maaş verilse, yerini dolduramaz.
Mektûbât, s. 406-407.
Riyâdan sakınmak
Riyâya dâir Üç Nokta yazılacak.
Birincisi
: Farz ve vâciplerde ve şeâir-i İslâmiyede ve Sünnet-i Seniyyenin ittibâında ve haramların terkinde riyâ giremez, izhârı riyâ olamaz. Meğer, gâyet zaaf-ı îmanla beraber, fıtraten riyâkâr ola. Belki,