Hutuvat-ı Sitte Takdim

neşriyatı ve hiımeti ve Nur Talebeleri câmiasıyla yaptığı müsbet harekete, o günkü tavrını kıyas ederek delil gösterirdi. Meselâ , Emirdağ Làhikası’nın en sonunda derc edilen, talebelerine en son dersinde; "Bizim vazifemiz müsbet hareket etmektir menfì hareket değildir. Rızayı llâhîye göre sırf hizmet-i imaniyeyi yapmaktır; vazife-i İlâhiyeye kanşmamaktu. Bizler âsâyişi muhafazayı netice veren müsbet îman hizmeti içinde; her bir sıkıntıya karşı sábula, şükürle mükellefiz. Meselâ, kendimi misâl alarak derim:
"Ben eskiden beri tahakküme ve terzile karşı boyun eğrnenıişim. Hayatunda tahakkümü kaldırmadığım bir çok hâdiselerle sabit olmuş. Meselâ; Rusya’da kumandana ayağa kalkmamak, Divan-ı Harb-i Örfide idam tehdidine karşı mahkemedeki paşalann suallerine beş para ehemmiyet vermediğim gibi, dört kumandanlara karşı bu tavrım, tahakkümlere boyun eğmediğimi gösteriyor. Fakat bu otuz senedir müsbet hareket etmek, menfì hareket etmemek ve vazife-i ilâhiyeye kanşmamak hakikati için; bana karşı vapılan muamelelere sabırla rıza ile mukabele ettim. Cercis Aleyhisselâm gibi ve Bedir, Uhud muharebelerinde çok cefa