İşârâtü'l-İ'câz Bakara Sûresinin on üçüncü âyetinin tefsiri

-1-
Yani, "Halkın imana geldikleri gibi siz de imana geliniz, diye imana davet edildikleri zaman, ’Süfeha takımının imana geldiği gibi biz de mi imana geleceğiz?’ diye cevapta bulunurlar. Fakat süfeha takımı ancak ve ancak onlardır; lakin bilmiyorlar."
Bu ayeti makabliyle rapt ve nazm eden cihetlere gelince: Bu iki ayet münafıkların cinayetlerini hikaye ettiği gibi, onlara hem nasihat, hem irşad vazifesini de görüyor. Binaenaleyh, bu iki ayetin arasındaki atıf, ya onların mü’minlere isnat ettikleri sefahet cinayetini kendilerinin arzda yaptıkları ifsat cinayetine atıftır, veyahut emr-i bilmarufu tazammun eden ikinci ayet, nehy-i anilmünkeri ifade eden birinci ayete atıftır. Demek bu iki ayet arasındaki cihetü’l-vahdet, ya cinayettir veyahut irşaddır.
Bu ayetteki cümlelerin arasındaki cihet-i irtibat ise; vaktaki -2- cümlesiyle farz-ı kifaye olan nasihat vazifesi ifa edilmek üzere kamil insanlardan ibaret olan cumhur-u nasa ittibaen, halis bir imana davet edildikleri zaman, onların enaniyet-i cahiliyeleri heyecana gelerek -3- deyip gurur ve inatlarında ısrar ettiler ve "Davamız haktır ve bizler hak üzereyiz" diye batıl ve inatçıların adeti gibi batıl davalarını hak ve cehaletlerini ilim iddia ettiler. Çünkü onların nifakla kalpleri fesada uğramıştır. Püphesiz fasit olan bir kalb, gururlu olur ve ifsadata meyleder. Binaenaleyh, onlar kalblerinin fasid olmasından temerrüt ve inat ediyorlar. Ve hedef ittihaz ettikleri ifsat iktizasıyla yekdiğerlerine halkı idlal etmeyi tavsiye ediyorlar. Ve gururlarının hükmüyle, diyanet ve imanı sefahet ve sefalet telakki ediyorlar. Ve nifaklarının icabıyla, bu sözlerinde de münafıklık yapıyorlar. Zira bu sözlerinin zahirinden "Biz divaneler değiliz, nasıl sefihler gibi olacağız?" diye bir mana çıkar. Batınından ise "Nasıl ekserisi fukara ve nazarımızda sefih olan mü’minler gibi olacağız?" diye diğer bir mana çıkıyor.

1 (Bakara Suresi: 13.)

3 "Süfeha takımının imana geldiği gibi biz de mi imana geleceğiz?" diye cevapta bulunurlar.